FEEDJIT Live Traffic Feed

SENİ BİLİYORUM, BENİ BİLDİĞİNİ DE SENİN

27.01.2008


Senin beni bildiğini biliyorum. Benim seni bildiğimi bildiğini de biliyorum. Nerde olduğunu, ne işle meşgul olduğunu, ne hâl üzere olduğunu, neler yaşadığını, kimlerle yaşayamadığını, kimlerle kavga ettiğini, kimler tarafından üzüldüğünü...


Seni görmüş değilim. Seni görüyor da değilim. Ama emin ol ki, seni her halinle biliyorum. Hangi hayatın içinde olduğunu da biliyorum. Yaşadığın hayatın düşündüğün hayat olmadığını da biliyorum. Buna senin sebeb olduğunu da sen biliyorsun. Benden uzun zaman sonra haberdar olduğun günün, seninle ilk konuştuğumuz gün olduğunu farkettin değil mi?

Naz illerinde bırakıp gittiğin kişilerin, seni ne diye OLUR olmaz insanlarla muhatap ettiklerini, soğuk diyarların içinde kaybolup gitmiş sarıbaşak'lar gibi solup gittiğini, yağmurlarla dolu şehirden ayrılışının aynı zamanda hayatının seyrini de değiştirdiğini, senin bildiğin gibi, ben de biliyorum.

Tuba'nın dallarına tutunduğumuz o günlerin, kıymetli hâtıralarını iyi bil ve anla ve fikret ki, merhamet değildi senin benden onsekizimde istemen YÜREKDEDE olgunluğunu. Kaldı ki, yine de en olgun ben oldum. Bugün düşünürsen eğer insaflıca.

The first cut is the deepest.

Bu şarkıyı her dinleyişimde, aklıma düşen sensin. Eminim ki, senin de öyledir.

gözlerim hâlâ sana giden yolda,
"yok" oluşunu bilmeme rağmen.


0 yorum:

Blog Widget by LinkWithin